ZF Friedrichshafen AG, 100. Yılını Kutluyor

Tahrik ve araç şasi teknolojisinde kendini sürekli yenileyerek, lider bir şirket konumuna yükselen ZF, 100. yılında TRW’yi bünyesine katmaya hazırlanıyor. Tarihinin en büyük satın alımını gerçekleştirmek üzere olan ZF, Amerikan şirketi TRW’nin gruba katılmasından sonra dünya otomotiv tedarikçileri listesinde ilk 3 arasına girecek.

1915 yılının Eylül ayında Friedrichahafen’de,’’Zahnradfabrik GmbH’’ adı ile ticaret sicilini alan ZF Friedrichshafen AG, 2015 yılında, 72.000 çalışanı ile 100. yıldönümü kutluyor. ZF, dünya’da 120’nin üzerindeki merkezinde tüm çalışanlarının katılımı ile düzenleyeceği kutlamalar ile global birlikteliği ve uzun vadede ortak anlayışı güçlendirecek.

ZF, şu sıralarda bir Amerikan şirketi olan TRW’yi bünyesine katmak üzere. İki şirketin ZF çatısı altında birleşmesi durumunda, 138.000 çalışan ve 30 Milyar Avro yıllık ciroya sahip, dünya çapında en büyük üçüncü otomotiv tedarikçisi konumuna yükselecektir. TRW’nin katılımı ile birlikte ZF Group, aks ve şasi teknolojilerindeki uzmanlığına güvenlik ve elektronik sistemlerdeki tamamlayıcı ürün portföyünü de katarak Batı Avrupa, ABD ve Asya-Pasifik gibi en önemli pazarlarda varlığını daha da güçlü hissettirecek.

Tarihinin en büyük satın alımını gerçekleştirmek üzere olan ZF, Amerikan şirketi TRW’nin gruba katılmasından sonra dünya otomotiv tedarikçileri listesinde ilk 3 arasına girecek ve dünya çapında küresel megatrendlere ve ihtiyaçlara yeni ürün yelpazesi ile daha iyi hizmet verecek.

100 yıl önce Konstanz gölü yakınında Zeppelin hava aracı üretimi için kurulan şirketin ilk hedefi hava araçları, motorlu araçlar ve de motorlu botlar için dişli ve şanzıman üretimi, araştırma-geliştirme ve test hizmetleri vermekti. Kısa zaman içinde ZF, otomotiv üreticilerine kendi teknolojisini sunarak genç Alman endüstrisi için çok önemli bir tedarikçi konumuna ulaştı.

ZF, know-how ve yeni lisans anlaşmaları ile ürün gamını genişletti. Tarım makinaları tahrik sistemleri gibi, otomobil ve ticari araç direksiyon sistemleri de 1930’lu yıllarda ZF’nin ürün yelpazesine katıldı. ZF, ikinci dünya savaşı sırasında savunma gereçleri üretimi için, zorunlu hizmet kapsamında Almanya’da 3 merkezde, 2800 çalışanı ile hizmet verdi.

Savaşın ardından 1946 yılında ZF tekrar sivil ürünler üretmeye başlayarak traktör ve iş makinaları şanzımanlarına ağırlık verdi. Şirketin yenilikçi gücü ona yeni pazarlara girmek için yardımcı olurken, ZF 1965 yılında binek otomobiller için geliştirdiği otomatik şanzımanını piyasaya sundu. 50 yıl sonra günümüzde ZF, teknoloji lideri olarak bu alandaki önderliğini sürdürmektedir. Buna paralel olarak ZF, uluslararası pazarda etkinliğini arttırmak için 1958 yılında Brezilya’da üretim faaliyetlerine başladı. Sonrasında 1979 yılında Amerika ve 1993 yılında da Çin’de üretime geçti. Ayrıca ZF büyüme fırsatlarını iyi değerlendirdi ve kurumsal satın almalar ile daha da büyüdü. 1984 yılında Lemförder Grubunu satın alarak binek ve ticari araçlar için şasi teknolojileri ve bileşenleri sektörüne giriş yaptı. Bunu, 2001 yılında Mannesmann Sachs AG şirketinin satın alınması takip etti ve beraberinde getirdiği yenilikler ile ZF, süspansiyon ve hibrid teknolojilerinde önemli adımlar attı.

Günümüzde ZF, aktarma ve şasi teknolojileri için şanzıman, komple aks sistem ve modülleri de üretmektedir. ZF teknolojisi, binek araçlar, ticari araçlar, iş makinaları, tarım makinaları, raylı sistemler ve marin uygulamaları için kullanılmaktadır. Şirket aynı zamanda rüzgar enerjisi ve elektronik bileşenler alanında da uzmanlaşmıştır.

ZF grubu, 4 kıtadaki 122 lokasyonu ve mevcut ürün yelpazesi ile ZF geleceğin önemli trendleri olan yakıt tasarrufu, CO2 emisyonunun azaltılması, hafif araç dizaynları, elektrikli tahrik sistemleri ve hatta sürücüsüz araç gibi konularda varlığını global arenada hissettirmeye hazırlanıyor. ZF’nin binek araçlar için hibrid şanzımanlar gibi birçok teknolojik ürünü, bugünden Megatrendlere cevap verebilecek boyutta. ZF geçtiğimiz birkaç yıl içinde konsept çalışmalarını tamamlayarak görücüye çıkardığı ürünlerden biri de 2014 IAA-Hannover Fuarı’nda sergilenen ’’Yenilik Kamyonu’’ bunlardan biri. Uzun bir treyler olan bu araç, kabin dışından, bir tablet bilgisayar vasıtası ile uzaktan kumanda edilebilmekte ve manevra asistanı sayesinde aracın hassas bir şekilde yükleme rampasına yanaştırılmasını sağlamaktadır.

Bu konularıda İnceleyebilirsin