Schaeffler Automotive Aftermarket, Orijinal Kalitesini Fuarda Müşterileriyle Buluşturuyor
Automechanika 2015 İstanbul Fuarı’nda bayi ağının geniş ölçüde katılımcı olarak yer aldığı Schaeffler Automotive Aftermarket, yüksek kalite standartlarında üretmekte olduğu ürün ve hizmetlerini müşterilerine sunma fırsatı yakalayacak.
Almanya’nın en büyük aile şirketlerinden Schaeffler Group çatısı altında bir iş ünitesi olarak faaliyetlerini sürdürmekte olan Schaeffler Automotive Aftermarket GmbH & Co. KG firmasının Türkiye ayağındaki organizasyonunu yürüten Ülke Müdürü Abdullah Yavuz ile fuar yaklaşırken yaptığımız röportajı sizlerle paylaşmak istedik.
Schaeffler Automotive Aftermarket firmasını kısaca tanıtır mısınız?
Schaeffler Automotive Aftermarket GmbH & Co. KG firmamız, LuK, INA ve FAG olarak üç farklı markadan (bundan sonra aslında Ruville ile birlikte dört diyebiliriz, biraz sonra buna değineceğim) oluşan ürün gamı ile binek araçlar, ağır vasıtalar ve traktörler için 40.000 adetin üzerinde farklı ürünle otomotiv yenileme pazarında 35 yılı aşkın bir süredir hizmet vermektedir. Markalarımızı piyasada güçlü kılan ve kabul görmesini destekleyen bize özel temel faktörler olduğunu düşünüyorum; birincisi: sadece Avrupa’da değil dünyadaki bir çok araç üreticisi için orijinal olarak ürettiğimiz parçaları Aftermarket kanalımızda da aynen kullanmamız, ikincisi: teknolojik gelişmelere paralel şekilde sürekli kendini yenileyen bir ar-ge ve en yüksek kalitede üretim kapasitesine sahip fabrikalara sahip olmamız. Yüzü geleceğe dönük bir şirket olarak Schaeffler, dünya genelinde 16 Ar-Ge merkezinde 6.000 çalışanı ile teknolojik ve ekonomik olarak tatminkar faydalar sağlayan çözümler sunmaktadır. Yalnızca 2014 yılında yaptığı 2.518 yeni patent başvurusu ile Schaeffler 23.000 aktif patent ve patent kaydına sahiptir.
Şirket yerel yapılanmanız ve bayi ağınız hakkında bilgi verir misiniz?
Türkiye’de Aftermarket kanalındaki iş hacmimiz her geçen yıl bir önceki yıla göre istikrarlı bir büyüme göstermekte. Dolayısıyla buna paralel olarak müşteri hizmet organizasyonumuzun da güçlendirilip geliştirilmesi ana hedeflerimiz arasında yer almakta. Bu anlamda, açılışı geçen yıl 10 Eylül itibariyle gerçekleşen yeni Schaeffler Türkiye ofisimizde halihazırda toplam dört personelle faaliyet göstermekteyiz. Bu rakamın sene sonuna kadar aramıza katılacak yeni çalışma arkadaşlarımızla yediye cıkması planlanmaktadır. Buradan satış, pazarlama, ürün yönetimi, satış sonrası teknik hizmet gibi konularda destek verilmekte.
İş hacminin büyümesi, değişen piyasa dinamikleri, yeni araç parkı yapısı v.b gelişmelere paralel olarak bir süredir planlamakta olduğumuz Yeni Satış Kanalları Projemizi bu yılın başında hayata geçirerek binek segmentinde mevcut ağımıza iki yeni distribütör daha ilave ederek yolumuza güçlü bir şekilde devam ediyoruz. Bayilerimiz hakkında bilgi vermek ve ismen de değinmek isterim: Rotaş Oto Ticaret AŞ, Başbuğ AŞ, Silkar Ekipman ve Yedek Parça San. ve Tic. AŞ ve Karland Otomotiv Ürünleri Sanayi ve Ticaret AŞ firmaları uzun yıllardan beri başarıyla çalıştığımız ve herbiri sektörde kendini kanıtlamış iş ortaklarımız. Biraz önce sözünü ettiğim iki yeni iş ortağımız ise yine konularında uzman olan Grup Oto San ve Tic. AŞ ve Ekol Otomotiv San. Tic. AŞ firmalarıdır. Her iki firma da Avrupa’nın önemli yedek parça satınalma gruplarından sırasıyla Group Auto International ve AD International’a bağlıdır. Traktör segmentinde ise iş ortaklığımızın çok eskiye dayandığı Morel Eksport Otomotiv Mamülleri San. ve Tic. A.Ş ve YCN Yücesan Grup firmalarıyla başarılı çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca, bizim için dağıtım ağımızla ilgili bir başka heyecan unsuru ise, uzun yıllardır Schaeffler ailesine ait olan ancak farklı bir organizasyon tarafından yürütülen Ruville markasının bundan böyle küresel olarak yürütülen “One Sales Projesi” dahilinde Schaeffler Automotive Aftermarket Türkiye organizasyonu bünyesine devredilmesi olmuştur. Müşterilerimiz Ruville markalı ürünlerimizi yine Avrupa’nın önde gelen satınalma gruplarından Temot International çatısı altında ülkemizde Tatcom Group olarak faaliyet gösteren organizasyonun kurucu ortak firmalarından olan Reksim Mümessillik Ltd. Şti. üzerinden temin edebilecekler. Satış yapısında yapılan bu organizasyonla Schaeffler Automotive Aftermarket’in uluslararası yedek parça pazarındakini gücünü artırmış olduk. Yani, anlayacağınız artık dört markamız var diyebiliriz.
Sizce Türkiye’deki bağımsız otomotiv yenileme pazarının yüz yüze olduğu problem ve zorluklar nelerdir?
Sanırım, biz ve bizim gibi yüksek teknolojiye sahip otomotiv komponentleri üreten ve pazarlayan firmaların karşılaştığı en başta gelen ortak zorluklardan biri, otomotiv teknolojisinin her geçen gün daha kompleks ve teknoloji yoğun bir hale gelmesi ve böyle bir yapının onarımının sorunsuz şekilde üstesinden gelebilmek için daha fazla profesyonel onarım techizatına ve aynı zamanda personel eğitimine yatırım yapılma zorunluluğudur. Bu ve bunun gibi sektör paydaşlarını etkileyen ortak konularda daha hızlı ve verimli yol almak adına üyesi olduğumuz Otomotiv Yenileme Pazarı Geliştirme Derneği (OYPG) ve Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) çatıları altında faaliyetlere katılım sağlamaya çalışıyoruz.
Schaeffler Automotive Aftermarket ürün gamında neler var, bundan biraz bahseder misiniz?
Ürünlerimiz araçların debriyaj, motor, şanzıman ve şasi sistemlerine hitap etmekte. Aslında “ürünlerimiz” terimini kullanmak istemiyorum, çünkü sadece bir yedek parçadan ziyade piyasaya profesyonel onarım çözümleri sunmaktayız. Örneğin, kuru çift balatalı otomatik şanzımanlı araçlarda kullanılan 2. Nesil RepSet® 2CT onarım çözümünün içeriğinde tüm bağlantı ve emniyet elemanlarına ilaveten, 1. debriyaj için 6 ve 2. debriyaj için 11 olmak üzere toplamda 17 adet ayar şimi de yer alıyor. Bu sayede olası problemlerin önüne geçerek, onarım teknisyeninin araç sahibine profesyonel bir hizmet vermesine katkıda bulunmuş oluyoruz.
LuK ürün gamı, debriyaj setleri (RepSet, RepSet Pro, RepSetDMF, RepSetDMF SAC, RepSet 2CT), çift kütleli volanlar (DMF), debriyaj ayırma bileşenleri ve direksiyon pompaları gibi onarım çözümlerini içermektedir.
INA markasıyla ise otomobiller, hafif ticari araçlar, kamyon ve otobüsler için kayış tahrik sistemi parçaları, gergi rulman set ve kitleri, subap iticileri, külbütör kolları, subap piyano tuşları gibi çözümler sunmaktayız.
FAG ürün gamı ise, yüksek hassasiyetli güvenilir tekerlek rulmanlarından kompakt tekerlek modüllerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır.
İleriye yönelik hedefleriniz nelerdir?
Öncelikle dile getirmek istediğim ve bizi son derece memnun kılan gelişme de şudur ki, Schaeffler Automotive Aftermarket merkezi yönetimi son yıllarda Türkiye’ye ve buradaki bağımsız yenileme piyasasına özel bir önem ve ağırlık vermekte ve tabi ki bunu fiiliyata da dönüştürmektedir. Bu bağlamda, bizi son derece heyecanlandıran ve onayını aldığımız bir yatırım planımızdan da bahsetmek isterim. Projeyle “Schaeffler Technology Center” adıyla modern bir satış sonrası hizmet tesisi kuruyoruz ve proje, bu yıl sonunda faaliyete geçmiş olacak. Burada konumuzla ilgili satış sonrası müşteri hizmeti olarak aklınıza ne geliyorsa (teorik-pratik eğitimler, merkezi garanti ve test hizmetleri, hot-line desteği, araç üstü ürün demonstrasyonları vb.) tüm bu hizmetleri merkezi ve daha profesyonel biçimde müşterilerimize sunmaya başlayacağız.
Sürekli gelişen ürün gamımız ve teknolojik üstünlüğümüzün bilincini taşımaktayız. Röportajın başında ifade ettiğim gibi ürünlerimizin sahip olduğu bu avantajları en iyi şekilde piyasamıza yansıtmak ve yerel yapımızı daha da güçlendirerek müşteri memnuniyetini arttırmak önemli hedeflerimiz arasında olmaya devam edecektir.